23 Ocak 2010 Cumartesi

Ölü Bebekler


Yalan değil. Pal Zileri marka takım elbise, Breguet kol saati, Longchamp çanta, lüks bir Mercedes, onun asgari ücretle çalışan şoförü, yüksek plazalardan birinde ofis, ya da plazanın kendisi, pahalı zevkler, uçuk rakamlar... Bunlar benim de hayal ettiğim şeyler bazen.

Benim farkım sadece hayal ediyor olmam tabi, bunlara sahip olan çok da kişi var zaten. Çok şükür vicdan sahibi bir insanım ki simit yerken düşen susam tanelerini görünce aklıma Afrika'da açlıktan ölen yığınla insan gelebiliyor ve üzülebiliyorum.

İşte acı gerçek bu. Bizim gibi belli bir seviyeye ulaşabilmiş insanlar Hollywood ürünleriyle beslenirken bahsettiğim seviyenin altındaki pekçok gezegendaşımız henüz elektrik ile bile tanışmadı, elektrik bir yana iki lokma ekmeğe, bir avuç pirince muhtaçlar.

Afrika'da bebekler açlıktan ölüyor. Afrika'da bebekler açlıktan ölüyor. Afrika'da bebekler açlıktan ölüyor. Afrika'da bebekler açlıktan ölüyor. Afrika'da bebekler açlıktan ölüyor. Afrika'da bebekler açlıktan ölüyor.

Defalarca kez tekrarlamak istedim bunu, tekrarlarken ölü bebeklere kaçının daha katıldığını tahmin etmeye çalışarak.

İnsanın en sevdiği kişiyi açlıktan kaybetmesi ne demek bilmiyorum. En sevdiğim kişi sorusuna cevap verebileceğimi bile bilmiyorum. Düşününce aklıma tek gelen şey sıcak bir jakuzi şu anda. Böylesine soğuk bir havada tadılabilecek en güzel dünyevi zevk belki de. Dedim ya yazının başında, benim aklım başka yerlerde.

Sizinki doğru yerde olsun lütfen.

0 yorum:

Yorum Gönder